İlker Ulusoy’un, Ulaşımpark’a verilen fotokopi hizmetinin doğrudan temin sınırlarını aştığı ve bu nedenle hizmetin ikiye bölünerek aynı gün içinde verildiği yönündeki iddialar gündeme geldi. Ergelen bu iddiaya karşı sosyal medya üzerinden sert bir cevap yayımladı ve şu ifadelere yer verdi: “Son günlerde ismimi üzerinden kirli bir iftira zinciri kurulmaya çalışıyor. Beni hedef alarak yalnızca şahsımı değil, onurla mensubu olduğum siyasi partiyi de yıpratma gayreti içindesiniz. Açık konuşuyorum: On parmağı günahla kaplı olanların, kendi lekelerini benim üzerime sürmeye kalkışması beyhude bir çabadır.”
Mevcut tartışmada, Ertən’in ayrıca CHP medyası olarak nitelendirilen kesimin, yolsuzluk dosyalarıyla gündemde olan belediyeler üzerinden yanlış bilgi yaydığı iddiasına karşı çıkması dikkat çekiyor. “Siz özgür medya değil, partili müfterisiniz” sözleriyle karşı tarafı hedef alan ifadeler, kamuoyunda taraflar arasındaki gerilimi derinleştirdi.
İddialar ve yanıtlar birbirini takip ederken, Murat Ergelen’in açıklamaları şu başlıklar altında özetlenebilir:
- 25 yıldır fotokopi sektöründe çalıştığını belirterek, kendi emeği ve yatırımlarıyla Ulaşımpark A.Ş. ile iş birliği yaptığını söyledi.
- İşin doğrudan temin sınırlarını aşan bir şekilde ikiye bölündüğü yönündeki iddiayı reddetti ve bunun olmadığını vurguladı.
- “Hodri meydan” çağrısıyla rakamları karşılaştırmaya hazır olduklarını ifade etti; rakamların piyasanın altında olduğuna dikkat çekti.
- Kamuoyuna açıkça hitap ederek, kameraları bantlayarak değil, kendi firmasıyla ve ismini açıklayarak çalıştıklarını belirtti.
Yanıtlar, Mehmet Erkan Erten’in kimliğine ilişkin sorular üzerinden devam etti. 2022’nin ilk döneminde İzmit belediyesine doğrudan temin sınırını aşan toner alımı yapılıp yapılmadığına dair sorularla, bölgede hizmet veren tedarikçilerden neden tercih edilmediği sorgulandı. Ayrıca, işin bölünerek yandaşa verildiği iddiasına dair somut kanıtlar talep edildi.
Belediyelerin mali işlemlerinin kamuya açıklanabilirliği ve şeffaflık talepleri, taraflar arasındaki tartışmanın odak noktasına oturuyor. Söz konusu retorik altında, yıllardır faaliyette olan bir firmanın kanun ve etik kurallarına uygun bir hizmet süreci izlediği iddiası ile karşı tarafın iddiaları arasındaki uçurum her iki taraf için de bir hesaplaşma gerektiriyor.
Sonuç olarak, bu süreçte kamuoyunun dikkatine sunulan açıklamalar, iki tarafın da gerçekleri tek tek ve açıkça ortaya koyacağını vaat ediyor. Kamuoyunun güveni açısından, suç duyurusu çağrıları ve belgelerin karşılaştırılması talebi, sürecin yasal zeminde ilerlemesini amaçlıyor.

