Geçtiğimiz Mart ayında eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için başlatılan gözaltı ve tutuklama süreci sonrası CHP’nin pek çok şehirde yürüttüğü dayanışma ve tepki gösterileri sürüyor. Özellikle İzmit kentinde 21 Mart Cuma günü düzenlenen eylemde, CHP Kartepe İlçe Başkanı Hasan Bayrak ve Körfez Belediyesi Meclis Üyesi Ali Doğan gözaltına alınmış, ifadelerinin ardından serbest bırakılmışlardır. Söz konusu iki isme yönelik 5271 sayılı CMK’nun 170/2 maddesi gereğince iddianame hazırlanmıştır.
İçerikte yer alan iddialar, kartlarındaki haberleşmeler ve gösteri yürüyüşünün usulüne uygun biçimde yürütülememesi üzerine yüklenen suçları kapsamaktadır. CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı ise hazırlanan iddianameler karşısında sert tepkisini dile getirmiştir. Sarı açıklamalarında, “SONUNA KADAR YANINDAYIM” ve “BİR TANE YOL ARKADAŞIMIZI TESLİM ETMEYECEĞİZ” mesajlarını özellikle vurgulamıştır.
İDDİANAME İÇERİĞİ ve İddianamenin Genel Hatları
- Şüphelilerin 2911 sayılı Kanun’un 10. maddesine aykırı davranarak öncesinde usulüne uygun bildirim yapılmaksızın ve 6. maddeyle belirlenen güzergahlar dışında gerçekleştirilen gösteri yürüyüşüne katıldıkları iddia edilmektedir.
- Gösteri sırasında kolluk kuvvetlerine karşı direnme ve çeşitli cisimler atma gibi eylemlerin olduğu belirtilmektedir.
- İddianamede, şüphelilerin direnme suçu işlendiği gerekçesiyle kamu davası açılması talep edilmiştir.
Şüphelilerin savunmalarında ise suçlamaları reddettikleri, anayasal haklarını kullandıkları ve kolluk görevlilerine karşı herhangi bir dirençte bulunmadıklarını ifade ettikleri kaydedilmiştir. Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle şüphelilerin yüklenen suça ilişkin delillerin kuvvetli şüphe oluşturduğu belirtilmiştir.
Karar ve talepler çerçevesinde, CMK’nın 170/2 maddesi uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarına ve hapsi cezaları halinde haklardan yoksun bırakılmalarına karar verilmesi talep edilmiştir. Ayrıca kamu adına, kovuşturmaya yönelik koşulların yerine getirildiği ve gerektiğinde hükmedilecek cezaların uygulanması yönünde talep ve iddia ifade edilmiştir.
İlgili süreç 22/08/2025 tarihinde tescil edilmiştir ve kamuoyuna yansıtılan açıklamalarda, demokratik hak arayışının suç olarak gösterilemeyeceği ve polisin müdahaleye rağmen dağılmanın sağlanamadığı durumlarda bile süreçlerin yasal çerçevede yürütülmesinin önemi vurgulanmıştır.

