İyi ve kötü bakterilerin ağız içinde dengede var olması, floramızın temel durumudur. Bu denge bozulduğunda, hastalıklar kapıyı aralar. Hazır gıdalar, antibiyotik kullanımı, stres, deterjanlar gibi etkenler kötü bakterilerin çoğalmasına yol açar ve bakteri dengesini bozar.
Vücudumuzdaki floranın bozulduğunu ilk fark eden işaret ağız içidir. Ağız florası bozulduğunda diş eti çekilmesi, diş kanamaları ve iltihap, kötü ağız kokusu, ağız kuruluğu, aşırı tükürük salgısı ve ağız içi yaralanmalar görülebilir. Sindirimin başlangıç noktası olan ağızda floradaki dengesizlik, kabızlık, hazımsızlık ve şişkinlik gibi sindirim sorunlarına da yol açabilir. Bu durum hem bedensel hem de ruhsal sağlığı etkiler.
Günlük yaşam alışkanlıkları ve çevresel faktörler, ağız florasının bozulmasına neden olabilir: Paketli gıdaların yüksek tüketimi, aşırı şekerli ürünler, stres, hareketsizlik, yetersiz uyku, yoğun antibiyotik kullanımı, yeterli ağız bakımı olmaması ve toksik madde maruziyeti bu etkenler arasındadır.
Ağız florasını dengede tutmak için bazı adımlar atılabilir: ev yapımı yoğurt gibi probiyotik gıdaları beslenmeye dahil etmek; ağız bakımına özen göstermek; sabahları kalktığınızda hindistancevizi yağıyla 5 dakika boyunca ağzı çalkalayıp tükürmek. Eğer iltihap veya kötü koku mevcutsa yağa nane uçucu yağı eklemek faydalı olabilir. Ayrıca düzenli su tüketimi ve gazlı içeceklerden, sigara ve alkolden kaçınmak gerekir. Paketli gıdaların tüketimini azaltmak ve mevsiminde sebze-meyve tüketimini artırmak da önemlidir. Gereksiz ve uzun süreli antibiyotik kullanımından kaçınılmalıdır.
Ağız içindeki bakteri dengesine destek olmak için Lactobacillus salivarus içeren probiyotikler de yardımcı olabilir. Stres, florayı bozan en önemli etkenlerden biridir; bu nedenle kendinize stres azaltıcı hobiler edinmek, florayı korumaya yönelik olumlu bir adım olacaktır.
