Kocaeli’de Büyük Birlik Partisi’nin kongreleri sürüyor. Bugün İzmit’te 11. Olağan ilçe kongresi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde yapıldı ve Battal Moğultay’ın seçildiği törende BBP Genel Başkanı Mustafa Destici konuştu.
Destici’nin açılış konuşmasında şu sözlere yer verildi: Ruhlar şad olsun. 110 yıl önce Çanakkale’de yazılan destanın zaferlerinden biri olan Anafartalar Zaferi bir kez daha anıldı. Atatürk ve tüm kahramanlar, şehitler ile gaziler minnet ve rahmetle yâd edildi.
“Ruhları şad olsun” ifadesiyle başlayan konuşmada Ağustos ayının Türkler için zafer ayı olduğuna vurgu yapıldı. Malazgirt Zaferi ve 30 Ağustos Zaferi gibi dönüm noktaları zikredilerek, bu zaferleri kazanan kumandanlar ve kahramanlar saygıyla anıldı.
“Türk’e kefen biçenlerin sonu korkunç olur” sözleriyle devam eden konuşmada kimlik ve milli güvenlik vurgusu öne çıktı. Türk milletinin ve devletinin adı, bayrağı ve dili üzerinde duruldu; dokunulmaz değerler olarak tanımlandı ve bunlara karşı bir tehdit algılandığında karşılık verileceği belirtildi.
ABD ve İsrail eleştirileri özellikle Doğu Türkistan, Gazze ve diğer bölgelerdeki zulüm konularına işaret edilerek, Türkiye’nin sessiz kalmaması gerektiğinin altı çizildi. Amerika’nın ve siyonist güçlerin dünya politikalarındaki rolü eleştirilirken, İsrail’in uygulamaları ciddi biçimde sorgulandı.
İslam ülkelerine çağrı yapılarak, 110 üye ülkeden oluşan İslam İş Birliği Teşkilatı’na acil toplantı çağrısında bulunuldu. İsrail’e karşı birlik ve dayanışma mesajı verildi; gerekirse ortak yardım gemileri ve araçlarıyla Gazze’ye yönelik insani yardımın koordine edilmesi önerildi.
Doğu Türkistan ve Çin meselesi ele alınarak, Doğu Türkistan’da 49 yıldır süren baskı ve insan hakları ihlallerine dikkat çekildi. Türkiye’nin Çin ile ticaretine dair eleştiriler dile getirilirken, bu ilişkinin düzene sokulması gerektiği ifade edildi. Çin’e karşı ekonomik tedbirler üzerinde duruldu ve ticari açığın azaltılması için öneriler sunuldu.
Ekonomik öneri olarak, Çin ile ticarette dengenin sağlanması halinde cari açığın daralacağı savunuldu. Ticaretin dengelenmesi için ithalat-ithalat dengesinin yeniden değerlendirileceği ve vergi mekanizmalarının kullanılması gerektiği kaydedildi.
