Türkiye’nin önemli düşünce ve siyaset platformlarından biri olan Dünya Etnospor Konfederasyonu ile İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, gençlerle dolu bir buluşmada ülke meselelerini derinlemesine değerlendirdi. Bu etkileşim, Türkiye’nin geleceğine yön verecek gençlerin bilinç seviyesini artırmak ve uluslararası konulara ilişkin farkındalıklarını güçlendirmek amacıyla gerçekleştirildi.
Diriliş Kampı Tesisleri’nde düzenlenen ve 18-30 yaş arası gençlerin katılımıyla zenginleşen etkinlik, insan hakları kavramını, Türkiye’nin bölgesel ve küresel politikadaki kritik stratejisini detaylarıyla ele aldı. AK Parti genel başkan yardımcıları, milletvekilleri ve MKYK üyeleriyle birlikte uzman akademisyenler, düzenlenen oturumlar ve çalıştaylar aracılığıyla gençlere aktarımda bulundu. Bu programın katılımcılarında büyük bir motivasyon ve bilinç kazanımı gözlemlendi.
Bilal Erdoğan’dan Ülke ve Dünya Perspektifi
Programın üçüncü gününde gençlerle yüz yüze gelen Bilal Erdoğan, Türkiye’nin konumunu ve gelişimini şöyle değerlendirdi: “Türkiye, coğrafi durumu, tarihsel birikimi ve toplumsal yapısıyla bölgesinde kritik bir aktör konumunda. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 23 yılda kaydedilen ilerlemeler sayesinde, ülkemiz yeni bir güç ve etki merkezi haline geldi. Bu durumu kabullenmek yerine, güçlenerek yolumuza devam etmeliyiz.” Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Tabii ki Türkiye’nin bu yükselişi, kimi odaklar ve düşmanlar tarafından ciddi anlamda zorlaştırılıyor. Bu topraklarda ve bu kritik bölgede, gözü olanlar az değil. Ama biz, gücümüzü ve irademizi doğru kullanarak, karşımızdaki tüm engellere rağmen ilerlemeye devam edeceğiz.”
Gerçekler ve Yorumlar Arasındaki Fark
Erdoğan, iktidarın ve devletin aldığı önlemlerin ve gösterilen dirayetin sahadaki gerçekliğine dikkat çekti: “Türkiye’de yeni gündemler sürekli ortaya çıkıyor. Bu gündemleri, derdi günlük olmayanlar ve ülke meselelerine samimi yaklaşanlar kolayca görebilir. Ama ne yazık ki, medyada ve kamuoyunda, bazen sanki iktidar bu saldırılardan dayak yiyor gibi bir algı pompalanıyor. Oysa gerçekler çok farklıdır.” Erdoğan, toplumun titreşimlerine ve milli duruşa vurgu yaparak, “Türkiye artık, hiç olmadığı kadar iyi yönetiliyor. Bu başarıları görmek ve kendimize güvenmek zorundayız. Bu özgüvenle, yalan ve manipülasyonların önüne geçerek, milletimizi doğru bilgilendirmeliyiz.”
Eğitim ve Gençlik Politikaları
Gençlik ve eğitim alanındaki mesafelerden bahsederken, Erdoğan, “Son 23 yıl içinde Türkiye’de eğitim alanında kaydedilen gelişmeler gerçekten göz kamaştırıcı. Üniversite sayısı artıyor, sıralama performanslarımız yükseliyor. Dünya çapında ilk 500’e giren üniversite sayısı her yıl artarak devam ediyor. Bu başarılar, bizim kendi gençlerimize ve eğitim sistemimize olan güvenimizin göstergesidir.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Okul öncesinden üniversite eğitimine kadar, her seviyede büyük ilerlemeler sağladık. Bakın, araştırmacılar, ölçüm araçlarımız ve uluslararası sıralamalar, Türkiye’nin eğitimde ne kadar ilerlediğini açıkça ortaya koyuyor.”
Yüksek Öğrenim ve Yurt Desteği
Yükseköğretim genişliğine ve erişim imkanlarına değinen Erdoğan, şunları söyledi: “Dünyada, 1 milyondan fazla yükseköğrenciye, yurt ve burs imkanını sağlayan başka bir ülke yoktur. Türkiye, eğitimde de bu alanda öne çıkıyor ve bu imkanları artırmaya devam ediyor. Bunu dünya ile yarışabilmek ve gençlerimizi güçlendirebilmek için, iyi kullanmak zorundayız.” Ayrıca savunma sanayindeki gelişmelere de vurgu yaparak, “Türkiye’nin savunma alanında attığı adımlar, mühendislik ve teknik kabiliyetimizin gelişmişliğinin en büyük göstergeleridir. Ama unutmayın, gençlerimizi en iyi şekilde yetiştirmek ve ülkemize hizmet etmelerini sağlamak en temel hedefimiz olmalı.”
Gençlerin Avrupa ve Dünyadaki İkilemleri
Erdoğan, gençlerin Avrupa’daki yaşam ve kariyer imkanlarını aldatıcı şekilde yansıtan söylemleri eleştirdi: “Gençler, Avrupa’da yaşamın daha kolay ve ulaşılabilir olduğu gibi yanlış bir algıya kapılıyor. Ama gerçek şu ki, Türkiye’deki eğitim, sağlık ve burs imkanlarıyla birçok ülkeyi geride bırakmış durumda. Özellikle gençler, bu fırsatları iyi değerlendirmeli ve ülkemizi daha ileriye taşımalıyız.” Aynı zamanda, “Bazı güvenilmez okullar ve okulların dışarıya eleman yetiştirme gayretleri, ülkemizin en büyük kaynaklarını heba etmek anlamına geliyor. Gençlerimizi, bu yanlış yönlendirmeye karşı uyanık olmaya çağırıyorum.”
Ortadoğu ve Uluslararası Meseleler
Filistin durumu ve bölge gelişmelerine dair görüşlerini paylaşan Erdoğan, “Kudüs meselesinde ve Filistin’de yaşananlar, bizim en büyük duruşumuz olmalı. Uluslararası toplum, özellikle İslam İşbirliği Teşkilatı, bu konuda daha aktif olmalı ve ortak hareket etmelidir. Türkiye, tek başına değil, ülkemize yakın dost ve kardeş ülkelerin de desteğiyle, bu meselenin çözümüne katkı sağlayabilir.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Bizim bu hassas meselelerde, birlik ve beraberliğimizi korumamız, ümmet bilincimizi güçlendirmemiz şarttır. Bu bağlamda, gençlerimize büyük görevler düşüyor.”
Sonuç ve Uyarılar
Erdoğan, kıyametin eşiğindeki Gazze gibi bölgesel krizler karşısında, Türkiye’nin elinin güçlü olması gerektiğini vurguladı: “Balkanlar’daki, Rumeli bölgesindeki tarihi mirasımız, geçtiğimiz yıllarda ciddi anlamda gözetildi ve korundu. Ama şu anda, Gazze ve bölgedeki diğer krizlerde, elimizi güçlendirecek adımlar henüz yeterince atılmış değil. Bu noktada, boykottan tutun, bilinçli seyirler ve uluslararası dayanışma hareketlerine kadar yapılabilecek her şeyi yoğunlaştırmalıyız.” Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Gençler, Türkiye’nin bu yükselişinin ve bölgesel barışın anahtarlarını elinizde tutuyorsunuz. Bilgi ve bilinçle hareket ederek, milletimiz ve ümmetimiz adına sorumluluk almalıyız.”

